BASINDA PROF. DR. MERAL ŞAŞOĞLU

Kellik kader değil

Saç dökülmesi hakkında bilmek istediğiniz her şey bu yazıda.

Erkeklerin en büyük dertlerinden birisi de saç dökülmesi. Her ne kadar "zeki kadınlar kel erkekleri çekici buluyor" ya da "maden olan yerde ot bitmez" gibi züğürt tesellileri üretilse de, saçı dökülen erkeklerin pek çoğunun özgüvenlerini kaybettiği tartışmasız bir gerçek. Neyse ki her zaman olduğu gibi bu kez de Men's Health yanınızda...Saç dökülmesiyle ilgili bilmeniz gereken her şeyi konunun Türkiye'deki en iyi uzmanlarından biri olan Prof. Dr. Meral Şaşoğlu'na danıştık. Otuz yılı aşan hekimlik ve akademisyenlik tecrübesi bulunan ve alanında beş uluslararası ödüle sahip Şaşoğlu, saç dökülmesi ve çareleri hakkındaki bilimsel gerçekleri anlattı. 

Saç dökülmesi sorunundan muzdaripseniz, her şeyden önce bu dökülmenin nedenini öğrenmeniz gerekir. Saç dökülmeleri genel olarak ikiye ayrılıyor; erkek tipi saç dökülmesi ve genel saç dökülmesi. Şaşoğlu, "Bütün saç dökülmelerinin %95'i erkek tipi saç dökülmesidir" diyor. 

Genel saç dökülmesinde başın her tarafındaki saçlar neredeyse eşit biçimde  homojen olarak dökülürken, erkek tipi dökülme ise tepe ve şakaklardaki açılmalarla başlıyor ve alın ön çizgisinin geriye doğru çekilmesiyle ayırt ediliyor. Şaşoğlu, saç dökülmesinin tipini tam olarak anlamak için 'çekme testi' (pull test) adlı yöntemi öneriyor: 

"Saçlar eğer köklerden ayrılmışsa, o zaman çektiğimizde elimize kolayca gelir. Bu testi yapmak için saçı tutamlar halinde 10 kez çekeriz. 10 kez çektiğimizde 2-3 defasında saç geliyorsa, o zaman her şey yolunda ve endişeye gerek yok demektir. Bu 10 seferden 6-7 defasında saçlar kolayca ve acı hissettirmeksizin koparsa, bunun hastalık belirtisi olduğunu söyleyebiliriz. 
Saçlar yanlardan ve arkadan çektiğimizde gelmiyor ama tepeden çektiğimizde geliyorsa, bunun erkek tipi saç dökülmesi olduğundan emin olabiliriz." 

Eğer dökülmeniz erkek tipi saç dökülmesi değilse, aslında daha şanslı olduğunuzu söyleyebiliriz. Bu dökülme, çevresel faktörlerden kaynaklandığı için saç dökülmesine neden olan faktörün ortadan kaldırılması ve ardından uygulanacak uygun tedaviyle saçlarınıza kolayca yeniden kavuşabilirsiniz. 

"Saç bakım ürünlerinden sonuç almak için en az 3 ay düzenli kullanmak gerekiyor. "

Tamamen genetik

Erkek tipi saç dökülmesinde ise çevresel faktörlerin etkisi neredeyse sıfır. Latince ismiyle Androgenetik Alopecia denen bu saç dökülmesinin iki nedeni var, birincisi erkeklik hormonun varlığı, ikincisi de genetik yatkınlık. Bütün erkeklerde testosteron hormonu bulunduğuna göre erkek tipi saç dökülmesinin tamamen genetik olduğunu söyleyebiliriz. Prof. Şaşoğlu, erkek tipi saç dökülmesinin işleyişini şöyle anlatıyor; "Burada en olumsuz etken testosteron hormonunun DHT diye kısaltılan DiHidroTestosteron'a (DHT) dönüşmesidir. Oluşan DHT, saç kökü hücrelerindeki Androjen reseptörlerine bağlanarak saç gelişimini baskılıyor. Bir süre sonra saç kökünü besleyen kılcal damarlar küçülerek geri çekiliyor. Saç folikülünün damarla bağlantısı koptuğu için de saç üretimi yavaşlıyor veya tamamen duruyor. Zamanla saçlar dökülüyor, yerlerine ince telli, açık renkli, solgun ve cansız saçlar çıkmaya başlıyor. İlerleyen zamanda bu saçlar da dökülerek kellik meydana geliyor. Ensede ve yanlardaki saç köklerinde ise testosteronu DHT'ye dönüştüren enzimler bulunmadığı ve saç köklerindeki reseptörlerin duyarlılığı daha az olduğu için buralardaki saçlar dökülmüyor." 

Her yaşta dökülebilir 

Bazı erkekler belli bir yaşa kadar erkek tipi saç dökülmesiyle karşılaşmadıklarında bu tip saç dökülmesinden muaf olduklarını zanneder, ne yazık ki bilim öyle söylemiyor. Prof. Şaşoğlu, "Genetik yatkınlık varsa, ergenlik çağından sonraki herhangi bir yaşta da saç dökülmesi başlayabilir ve artarak devam eder" diyor. Yine de kellik genleriyle doğduysanız, sizin için her şey bitmiş demek değil. Kelliği önlemek ya da saç dökülmesi başladıysa, kaybettiğiniz saçları yeniden kazanmanız mümkün. Prof. Şaşoğlu, özellikle nanoteknoloji kullanarak üretilen yeni bazı topikal (başa sürülerek uygulanan) ürünlerin çok olumlu sonuçlar verdiğini vurguluyor. 
Bu tür ürünlerin iki özelliğe sahip olması gerekiyor, öncelikle testosteron hormonunun DHT'ye dönüşmesine yol açan enzimleri baskılamaları gerekli, ikincisi ise bu ürünlerin saç köklerindeki androjen reseptörlerini bloke etmesi gerekiyor. Böylelikle saç dökülmesi önlenebiliyor. 

Dökülme önleyici ürünler etkili mi? 

Prof. Şaşoğlu "Eğer bu ürünler aynı zamanda damarsal yapıları da geliştirme özelliğine sahipse, dökülmeyi önlemenin yanı sıra saç kökünü besleyen kılcal damarların yeniden gelişerek saçı beslemeye başlamasını sağlar. Alttan beslenen saçlar dinlenme fazından aktif faza geçerek yeniden uzamaya başlar" diyor. Şaşoğlu, ayrıca klasik topikal ürünlerin emilebilme kapasitesi düşük olduğu için nanoteknolojik ürünlerin kullanılmasını öneriyor: "Nanoteknolojik ürünlerde etken maddeler, nanozom adı verilen ve bir milimetrenin milyonda biri boyutundaki küreciklere yerleştiriliyor. Bu büyüklükteki bir küreciğe konulmuş etken madde saç kökü hücrelerine çok daha çabuk ulaşabiliyor. Saç kökü hücreleri fosfolipid denilen bir maddeyle kaplıdır. Bu nanozom kürecikleri de aynı maddeyle kaplı olduğu için saç kökü hücreleri, kürecikleri kendilerine ait bir şey olarak kabul edip içine alıyor. Bu kandırmaca sayesinde nanoteknolojik ürünlerde etken maddelerin emilimi %100'e ulaşabiliyor." 

Bu ürünlerden ne beklemeliyiz? 

Kelliğe karşı ürünlerden mucize beklemek doğru değil. Şaşoğlu, özellikle sadece şampuan kullanarak kelliğe çözüm beklemenin çok yanlış olduğunu vurguluyor. "Şampuan saçta sadece birkaç dakika kalır. Şampuanda, losyonlarda bulunan aynı etkenler maddeler olsa da bunların miktarı oldukça azdır. Şampuan yalnızca yardımcı bir üründür. Saçta uzun süre kalacak losyon türü ürünlerin yanında kullanılmalıdır." Şaşoğlu, ayrıca bu tür ürünlerin etkisini hissetmek için belli bir süre tedaviye devam etmek gerektiğini vurguluyor: "Saç dökülmesinin tamamen durması için 3 ay, yeni saç gelişimini gözlemek için de 4 ila 6 ay beklemek gerekir. Yakın zamanda dökülen saçlar daha önce çıkar. Saçlar istenen düzeye gelene kadar sürekli kullanıma devam edilmeli. Saçlar istenen düzeye gelince de, haftada bir-iki defa kullanarak saçların korunması sağlanmalıdır. Tedavi tamamen kesilirse, saç dökülmesine neden olan alttaki süreç devam edeceği için bir süre sonra yeniden saç dökülmesi oluşabilecektir." Erkek tipi saç dökülmesine karşı üretilen ürünleri kullanarak saçlarına kavuşan çok sayıda erkek var. Belki siz de bu ürünlerden biri sayesinde yeniden sağlıklı saçlara kavuşabilirsiniz. En azından denemeye değmez mi, ne dersiniz? 

Saç dökülmesine karşı ürünler 

Saç dökülmesine karşı üretilen ürünler sayesinde saç dökülmesini önleyebilir ve yeni saç gelişimi sağlayabilirsiniz. Nanoteknolojik bir ürün olarak dikkat çeken Folixir'in düzenli kullanımla deneklerin %100'ünde saç dökülmesini durduğu, %92'sinde de yeni saç üretimini başlattığı öne sürülüyor.

Men's Health Dergisi - Sağlık Sayfası - Şubat 2010